‘Bozuk plak gibisin Recep Günay’ başlıklı son yazımın bitiminde; bir sonraki yazımın ‘Son 10 yıldaki Bursaspor başkanları; kulübü kaç lira borçla aldı, kaç lira borçla devretti?’ içerikli olacağını duyurmuştum.
Yazı yayına hazırdı ancak bugün sıcak bir gelişme olunca; aşağıda okuyacağınız yazıyı yazdım. Pazar günü de diğer yazımı yayınlayacağım.
BURSASPOR’DAN YAPILAN AÇIKLAMA
Dediğim sıcak gelişme şuydu; Bursaspor Kulübü bugün öğleden sonra bir açıklama yaptı.
Açıklama şöyle;
‘Bursaspor Kulübü Derneği yönetim kurulu olarak, bilanço incelemeleri neticesinde geçmiş dönem mali kayıtlarının hukuka uygun olmadığı, fiili durumla örtüşmediği ve usule aykırı olduğu anlaşılınca, Derneğimizin amacına aykırı hususların yargı nezdinde incelenmesi adına hukuki yollara başvurulmuştur.’
Kendi kendime diyordum ki artık, Recep Günay ile ilgili yazılara biraz araya vereyim. Ama ne mümkün. Bir gün de geçmiyor ki, beni tahrik etmeyen, geçmişteki icraatları aklıma getirmeyen bir şey olmasın.
Bu açıklamayı okur okumaz, yine geçmişe gittim. Yine dejavu… Yine tekrar eden bozuk plak yazım aklıma geldi.
Bir gün önce ‘Bursaspor markasına zarar vermeyin’ diye kulüp resmi sitesinden açıklama yayınlatan Recep Günay yönetimi, aslında en büyük zararı kendisinin verdiğini-vereceğini görmüyor mu?
KULÜBÜ YENİ BİR GİRDABA SÜRÜKLÜYOR
Geçmişte de aynılarını yaptı çünkü Günay.
22 yıl önce genel kurulu iptal ettirip Bursaspor’u kayyuma götüren sürecin aktörlerindendi.
12 yıl önce İbrahim Yazıcı’yı tutuklatan, evine ve kulübe baskınlar düzenleten, yine genel kurulu iptal ettiren de Recep Günay’dı.
Sonra iddiaları tek tek düştü, yargı doğru kararı verdi ama olan Bursaspor’a ve bazı isimlere oldu.
Şimdi yine soruşturmalar, davalar ve uzun süre gidecek bir girdabın içine sokuyor Bursaspor’u…
Bazen diyorum ki, Recep Günay herhalde avukat falan olmak istiyordu, küçükken…
Ben 25 yıldır tanıyorum, 25 yıldır benzer gerekçelerle, aynı yöntemlerle oynuyor.
22 YIL ÖNCE BU KULÜP NASIL KAYYUMA KALDI?
Hadi gelin şimdi 2000’li yılların başına götüreyim sizi…
Kani Şen (428 üye) ve Recep Günay (611 üye) dönemlerinde, Bursaspor’a binin üzerinde (1,5 yılda mevcut üyelerin yüzde 43’ü kadar) üye kaydı yapılınca; göreve gelen Erdoğan Bilenser yönetimi bu konuya eğildi.
Blok oy risklerini ortadan kaldırmak ve üye profilini iyileştirmek için bine yakın kişinin üyelikleri sona erdirildi.
Bu işlem sırasında bazı üyelere tebligat yapılamadığı veya geç yapıldığı, bu nedenle üyeliklerinin devam ettiği gündeme geldi.
Bu durumdaki 40 kadar üye konuyu yargıya taşıdı.
2001 yılının eylül ayında olağanüstü genel kurul yapma kararı alan Erdoğan Bilenser, genel kuruldan bir gün önce şok yaşadı.
Çünkü, mahkeme kararıyla kulüp kayyuma kaldı ve Avukat Yahya Şimşek de kulüp başkanı oldu.
4.Sulh Hukuk Mahkemesi, geçersiz sayılan bir kongrede göreve gelen yönetim kurulunun aldığı kongre kararının da geçersiz sayılacağını ve bu yüzden olağanüstü kongre yapılamayacağı gerekçesiyle Bursaspor başkanlığını kayyuma devretti.
O zamanın yöneticilerinden Lemi Keskin, üyeliklerin sona erdirilmesi işleminde PTT’nin üyelere tebligat teslimindeki gecikme veya başarılı olamama nedeniyle hata çıktığını anlatmıştı.
Bu durumdaki üyeleri etrafına toplayıp mahkemeye gidenin de Recep Günay olduğunu, yine Lemi Keskin’den öğrenmiştim.
Kayyum Başkan Yahya Şimşek ile o zamanlar Olay’da birlikte çalışıyorduk. Şimşek, bir ay sonra kulübü genel kurula götürdü ve Erdoğan Bilenser yönetimi devam etti.
İŞTE YAZICI’YI TUTUKLATTIĞI SÜRECİ BAŞLATAN DİLEKÇESİ
Şimdi de gelelim 2009 yılına…
Aşağıda okuyacağınız yazıyı, Recep Günay’ın el yazısıyla yazdığı dilekçeden aynen aldım.
Tarih: 24.07.2009
Sayın BEŞİR ATALAY / İÇİŞLERİ BAKANLIĞI / ANKARA
ŞİKAYETÇİ: RECEP GÜNAY
KONU:
A) Bursaspor Kulübünün 2007-2008 döneminde görevde bulunan Başkan İbrahim Yazıcı ve yönetim kurulunun, 8 Haziran 2009 tarihinde derneğin olağan genel kurulda görevde bulundukları 2008-2009 dönemi faaliyet raporunda,
Dernek denetim kurulunun ve yönetim kurulunun genel kurul üyelerine sundukları bilanço hesapları tutmamaktadır. Sunulan bilanço ile muhteviyatı yanıltıcı belgeler düzenleyerek genel kurul üyeleri ve kamuoyu yanıltılmıştır.
B) İbrahim Yazıcı dönemi olan 2008-2009 Bursaspor Yönetimi, tüzük hükümlerine göre borç ve genel kuruldan yetki almayarak derneği tüzük hükümlerine göre mali yönden zarara uğratmıştır.
AÇIKLAMA VE İSTEK:
Bursaspor denetleme kurulunca hazırlanan bilanço kalemleri içinde yer alan pasif (varlıklar) bölümünde denetleme kurulunca belirtilen derneğin kısa vadeli borçları arasında belirtilen (ek 1) finansal borçlar (2.120.956 TL), diğer ticari borçlar (791.199 TL), alınan diğer avanslar (1.643.905 TL), diğer yabancı kay. (701.683 TL) dernek borçları (ek 2) Derneğin 05.06.2009 tarihli genel kurul üyelerine verilen Bursaspor Derneğinin borçları arasında bulunmamaktadır. (ek 3)
Bursaspor denetleme kurulunun açıkladığı bu borç dökümleri, başkan ve yönetim kurulu tarafından kendi menfaatleri ve çıkarları doğrultusunda kamuoyundan ve Bursaspor Genel Kurul Üyelerinden gizlemiştir.
Bursaspor Kulübü kamu yararına çalışan dernek statüsündedir. Bursaspor Derneği, kanunlar çerçevesinde dernek tüzüğünün ve genel kurulun verdiği yetki dışında kararlar alamaz ve derneği yönetemez.
Bursaspor Derneğinin 34.maddesinde bulunan hüküm gereği, Bursaspor’un her türlü mali işleri bu tüzüğün (ek 4) ve genel kurulun kabul edeceği bütçe ile yönetileceği hükmü ihlal edilmiştir.
Bursaspor Dernek Tüzüğünün 38.maddesine göre 2008-2009 dönemin yıllık bütçesi yapılmamış, 40.1 maddesinin belirttiği genel kuruldan borçlanma yetkisi alınmamıştır.
2008-2009 dönemin başkan ve yönetim kurulu üyeleri genel kuruldan tüzüğe göre borçlanma yetkisi almayarak keyfi idarede bulunmuşlardır. Dönemlerinde yetkileri olmadan finansal borçlanma ve harcamalarda bulunarak, tüzüğe aykırı ödeme ve işlevlerde karar vermişlerdir.
Oysa dernek genel kurulu İbrahim Yazıcı ve yönetimine böyle bir yetki vermediği gibi yönetim kuruluna genel kurulda sadece verilen önerge ile Bursaspor adına gayrimenkul almak ve satmak yetkisini vermiştir. (ek 5)
Bursaspor Kulübü’nü yönetenler, dernek tüzüğünün hükümlerini uygulamamışlardır.
5253 sayılı Dernekler Kanununun dördüncü bölümünde yer alan 32. Md. İle 27. Maddelere dayanarak, Bursaspor Derneğinin gelir-gider ve dernek üzerinde görünen banka, finans borçları final giderlerinin, Bursaspor Genel Kurulundan tüzük gereği yetki ve bütçe yapmadan nasıl mali faaliyetlerde bulunulduğu,
İçişleri Bakanlığınca Bakanlığınıza bağlı Denetçiler tarafından incelenerek gereğinin yapılmasını arz ederim.
Recep Günay (imza)
2011’DE YAZICI VE 4 KİŞİ TUTUKLANDI
Recep Günay’ın bu dilekçesi üzerine ne oldu?
Bir yıl önce Bursa’yı tarihi başarıya, şampiyonluğa taşıyan başkomutan olan İbrahim Yazıcı, yürütülen soruşturma sonucu 17 Haziran 2011 tarihinde tutuklandı.
(Hatırlatırım, aynı yılın 4 Temmuzunda FETÖ kumpaslarıyla Fenerbahçe şike davası başlatılmıştı, ne tesadüf.)
Yazıcı ile birlikte; 2.Başkan Haluk Özkıyıcı, Genel Müdür Osman Nuri Biçer ve eski yönetici Osman Çelik çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece; ”Suç işlemek için örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık, zimmet, resmi evrakta sahtecilik, soruşturma gizliliğini ihlal, güveni kötüye kullanma ve mal varlığını bildirmeme” suçlarından gözaltına alınıp tutuklandılar.
Yönetim Kurulu Üyeleri Hasan Saltan, Öztürk Yazıcı ve kulüp muhasebecisi Sema Çavuşoğlu mahkemece, Avukat Jale Demir ile Bursaspor TV Genel Müdürü Mehmet Gerçeksi savcılıkça serbest bırakıldı.
Başkan Yazıcı ve tutuklanan diğer isimler, ancak 4 gün sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
2 yıl süren yargılamanın ardından mahkeme, 34 sanık hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verdi. İbrahim Yazıcı rahmetli oldu.
Karara yapılan itirazın ardından Yargıtay 5’inci Ceza Dairesi, dosyayı inceledi. 2022 yılında, 20 kişi hakkında verilen beraat kararını onadı. 14 sanığın ise ’emniyeti suistimal’ suçundan yargılanmasını istedi.
BURSASPOR’A KAOSU GETİREN ADAM
O zamanlarda Recep Günay’ın birçok dilekçesi oldu yine; İbrahim Yazıcı’nın yurt dışına çıkışı yasaklansın vb. diye…
Şampiyonluğun ardından genel kurulu iptal ettirdi, başkanın evine, kulübe baskınlar oldu.
Özetle Recep Günay, 25 yıldır Bursaspor’a kaosu getiren adam oldu.
Takım zirvedeyken de bunu yaptı, şimdi dipte yine aynısını yapıyor. Aynı yolda yürüyor.
Bursa; bu yürüyüşe dur deme zamanı gelmedi mi daha!
Yayınlanan makalelerde belirtilen görüşler ve fikirler sadece yazarın/yazarların görüşüdür. Yayınlanan içeriklerle ilgili bütün sorumluluklar yazarlara aittir.
Bu haber ilginizi çekebilir