Okan Yılmaz’ın yaptığı açıklamalar şu şekilde;
“Bursaspor çok zorlu süreçlerden geçti ama bu günleri de atlatacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Sezon başı bana bu görev teklif edildiğinde altyapıda ve zaman zaman A Takım’da forvet oyuncularını çalıştırıyordum. Bu görevi kabul etmemdeki sebep Bursaspor’u zor durumda bırakmamaktı. Bütün antrenör ekibime, oyuncu ekibime bu zorlu süreçte güzel işler başardığımız için çok teşekkür ediyorum. Göreve gelirken benim antrenör arkadaşlarımdan istediğim tek şey başarıya odaklanmamaları ve baskı altında olmamalarıydı. Onlardan beklentim Bursaspor’a layık oyuncuları yetiştirmeleriydi.
Futsal Milli Takımı dahil 19 tane oyuncumuzu Milli Takımlara gönderdik. 18’den fazla da A takıma oyuncu gönderdik. Oyuncu bazında hedeflerimizi gerçekleştirdik. Bütün yaş gruplarında başarılı olduk. Özellikle 17 yaş grubumuz şampiyon olarak bize çok büyük gurur yaşattı. U19 takımımızda son haftaya kadar lige yükselme içerisindeydi ama Bursaspor’a oyuncu verebilmek için 19 takımını feda ettik çünkü bizim için asıl olan Bursaspor A Takımı’dır.
14 yaş grubundan 17 yaş grubuna kadar tüm maçları Antalya’da oynadık ve yaklaşık 1 aydır ekip olarak orada kaldık. Bu seçim sürecinde de Bursa’dan uzak kaldık. Pazar günü Enes Çelik başkan olacak. Şu an sözleşmemle ilgili bir şey söylemek için çok erken. Yeni yönetim mazbatasını aldıktan sonra görev dağılımı yapacaktır. Eğer bizimle devam etmek isterlerse seve seve görevimize devam ederiz. Bu zamana kadar bize nerede ihtiyaç duyulduysa biz orada görev aldık. Ama yönetim başka bir tasarruf gösterirse de saygı duyarız.
Ben asla plansız programsız iş yapmam ama biz A takıma çok erken oyuncu verme durumunda kaldık çünkü maalesef yukarıda oynayabilecek oyuncu durumu sıkıntılıydı. Biraz da mecburiyetten oyuncularım gelişimlerini tam tamamlayamadan yukarıya göndermek zorunda kaldık. Alt yapı ile profesyonel lig arasında çok büyük fark var. Bizim akademimiz de çok yetenekli, Bursaspor’u bu durumdan kurtaracak oyuncularda var ama dediğim gibi gelişimlerini tam olarak tamamladığı zaman yukarıya gönderebilmemiz lazım.
Biz oyuncuları erken gönderdiğimiz zaman hem oyuncularımıza zarar veriyoruz hem de A takıma yeterli desteği veremiyoruz. Eğer ki yukarıda doğru bir yapılanma olsaydı biz alt yapı takımları olarak bütün gruplara damgamızı vurup Türkiye’de ses getirebilirdik.
Biz U19 grubunda 2004 lü çocukları oynatamadık. Normalde 3 tane oyuncu oynatma hakkımız olmasına rağmen biz 2006 lı 2007 li çocuklarla oynamak durumunda kaldık çünkü 2004 lü arkadaşlarımızı A takıma yolladık. A takıma çıkıpta geri gelen oyuncularımıza mental olarak ciddi anlamda destek verdik çünkü altyapıya geri dönen çocukların gerçek anlamda psikolojik desteğe ihtiyaçları oluyor ve biz de bu süreci güzel yönettik.
Bursaspor yıllardır kötü yönetildiği için bu duruma geldi burada tabii ki kimseyi suçlamıyorum ama kulübün doğru yönetilmediği de bir gerçek. Tahta sorunu sadece A takım için değil altyapı için de geçerliydi. Biz 2008 ve üzeri çocukları transfer edemiyorduk. Diğer takımlar altyapılarına transfer yapabilirken biz ise daha alt yaş gruplarındaki çocukları transfer ederek yetiştirmek durumunda kaldık bu da altyapıdaki durumumuzu özetliyor çünkü diğer takımlarla eşit şartlar altında rekabet edemedik.
Bizden önce çalışan emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Geçmişte yapılanları ve olanları kötülemek bize yakışmaz. Biz her zaman barışçıl bir yaklaşım içindeyiz ve kapımız Bursaspor’a destek veren herkese açık.”
Yapılan organizasyonun ardından Salih Fındıkkaya, Okan Yılmaz ve Değer Batmaz toplantıya katılan gazetecilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Bu haber ilginizi çekebilir