Bunu oynadığımız Anadolu Üniversitesi maçında bir kez daha gördük. Deplasmanda rakibimizi 1-0 yendik.

Fakat ortada ne bir stad ne seyirci ne de bir rakip vardı.

Bursaspor daha ilk dakikada mutlak gol pozisyonu yakaladı; rakip kaleci müthiş kurtarışa imza atarak gole izin vermedi.

MAÇLARIN TEKRARINI GÖRDÜK

İlerleyen dakikalarda diğer maçların tekrarlarını izledik!

Futbolsuz ve ne istediğini bilmeyen bir Bursaspor ve çok kötü bir rakip vardı sahada…

Buna rağmen İlhan Depe ile pozisyona girdik, bunlar gol yapılmış olsa rahatlama ilk yarıda olacaktı.

İkinci yarıyı ne siz sorun ne ben anlatayım!

İnanın, tribünde olanlar ve tv başında seyredenler “biz ne seyrediyoruz?” diye etrafına kesinlikle sormuşlardır.

YEŞİLÇAM FİLMİ GİBİ

Herkes bu yarıda 3. sınıf Yeşilçam filminden farksız ve kalitesiz bir oyun izledi.

Hatta, rakip, bizden bir tık kadar iyiydi.

Hem şansımızın yanında olması, hem rakibin gücünün yetersiz olmasıyla galip gelerek zirvede yolumuza devam ettik.

BU FARKI SAHADA GÖREMEDİK

İki takım arasında kadro ve kulüp olarak büyük fark olmasına rağmen, bu farkı sahada göremedik.

Bu durum, bize ileriki maçlar için hiç umut vermedi. Bursaspor maçlarını izleyenler her hafta aynı oyun ve durumla karşılaşıyor!

Buna Batalla’nın bir çözüm bulması lazım!

Hocamız, maalesef -bizim gibi- oyunu dışarıdan izliyor ve hiç bir katkı koyamıyor! Muhakkak güzel futbol ve oyun içi değişikliklere bir çare bulunmalı!

Yoksa ileride büyük sıkıntılar ortaya çıkacaktır.

En önemlisi “galip gelme alışkanlığını” devam ettirmekti ve bunu başardık. “Gol yeme orucuna” devam ederek rekora doğru gidiyoruz.

Kupa ve ligde oynayacağımız 3 maç biraz zorlu geçecek; çok dikkatli olmalıyız!

Yayınlanan makalelerde belirtilen görüşler ve fikirler sadece yazarın/yazarların görüşüdür. Yayınlanan içeriklerle ilgili bütün sorumluluklar yazarlara aittir.

Bu haber ilginizi çekebilir