Recep Günay’ın 1999 Haziran ve 2000 yılı Ocak ayları arasında 6 ay süren ilk Bursaspor başkanlığı dönemi, bugün olduğu gibi yeşil beyazlı camia için çalkantılı günlerdi.
Günay, ‘Bizim yerimiz tribündür. Biz Bursaspor’u yönetmek için değil, zaman kazandırmak, olağanüstü kongre kararı alıp işi ehline teslim etmek için koltuğa oturduk’ demişti ama zaman geçtikçe koltuktan kalkmak istemedi.
Tıpkı bugün olduğu gibi o günlerde de Bursaspor camiasında birçok insan bir an önce kongre kararı almalarını istiyordu.
BURSASPOR’A FATURA ETTİRİLEN YÖNETİCİ KIYAFETLERİ
Biz gazetecilere hemen her gün çeşitli iddialar ulaşıyordu.
1999 yılının Ağustos ayının sonunda bu iddiaları ve bana ulaşan bazı belgeleri Olay Gazetesi’nde manşet yaptık. Olay TV’de de yaptığım Final programında ve haberlerde bu konuları sıkça işledik.
O zaman ‘Pis kokular’ başlığı altında şunları yazmıştık;
Bursaspor Başkanı Recep Günay ve bazı yöneticilerin, yeşil beyazlı kulübü kendi menfaatlerine alet ettikleri iddialarının son günlerde sıkça gündeme gelmesi, Bursasporluları rahatsız ediyor. Başkan Günay, iki yöneticiyle birlikte daha önce Bursaspor Futbol Takımına kıyafet veren İGS Metropol’den bu kez kendileri için aldıkları ceketlerin, pantolonların ücretini Bursaspor Kulübü’ne fatura ettirdiler.
Olay Spor’un ele geçirdiği faturada 12 Temmuz 1999 tarihinde yapılan 331 milyon liralık muhtelif giyim masrafı, Bursaspor’a fatura edilmiş gözüküyor. Faturanın altındaki imza da Bursaspor Yönetiminden Cüneyt Dizdar’a ait.
Olay Spor’un konuyla ilgili görüşlerini aldığı Başkan Recep Günay ise bu olayı kısmen doğruladı ve şu açıklamayı yaptı: ‘Ancak biz Bursaspor’a bağış olarak bu parayı ödeyeceğiz. Kıyafetleri Bursaspor’a fatura ettirmemizin nedeni, kulübe yapılan indirimden yararlanmaktı.’
BURSASPOR’A VERİLEN OTOMOBİL YEĞENDE
Ayrıca aynı manşette; sezon açılışında Siirt Jet-Pa tarafından Bursaspor’a tahsis edilen Proton marka otomobilin de Recep Günay’ın yeğeni tarafından kullanıldığını yazdık.
Kulübün başka arabalarının Genç Bursasporlular Derneği üyelerince kullanıldığı, benzin paralarının kulübe ödettirildiği iddialarını dile getirdik.
Yeni kurulan Bursaspor Sigortacılık Hizmetleri AŞ’nin başına Genç Bursasporlular Derneği 2.Başkanı Sedat Topaloğlu’nun getirildiğini, bu konuda hiçbir bilgi, eğitim ve deneyimi olmadığını belirttik.
VAKIFKÖY’DE GERİLİMLİ TOPLANTI
Tüm bu iddialarımızın üzerine ertesi gün Recep Günay ve bazı yönetim kurulu üyeleri Vakıfköy’de bir basın toplantısı düzenlediler.
Amaç yukarıdaki haberleri yalanlamaktı.
Ben de o toplantıya katıldım.
Fotoğrafta da göreceksiniz, tartışmalı bir toplantı oldu, Recep Günay ve Ali Cakalıoğlu toplantıyı terk ettiler. Ben ise sakince elimdeki belgeleri kendilerine gösterme çalışıyorum.
RECEP GÜNAY’IN SAÇMA SAPAN SAVUNMALARI
O toplantıda Recep Günay’ın iddialara verdiği yanıtlar, iddiaların doğruluğunu gösteriyordu.
Günay, İGS’den alınan kılık kıyafetleri toplantı salonuna getirmiş bize gösteriyordu.
“Bu fatura bedeli reklam anlaşmamızın bir parçasıdır. Kulübümüzden bir reklam faturası kesilmiş ve bir ödeme yapılmamıştır.
İGS’den hediye olarak gömlek ve kravat aldık, galip gelemediğimiz için bunları futbolculara dağıtamadık” diye saçma sapan açıklamalar yapıyordu.
Yeğeninin maaşını kendisi ödemek kaydıyla Bursaspor’a aldığını, Genç Bursasporlular Dernek ikinci başkanının camiayı tanıdığı için sigorta şirketinde çalıştığını, kulüp otomobillerinin de şoför sıkıntısı nedeniyle gönüllülerce kullanıldığını açıklıyordu.
Güler misin ağlar mısın?
O ZAMANLAR DA BASIN TEHDİT EDİLİP, TESİSLERE SOKULMUYORDU
Tüm bunları televizyonda açıkça dile getirdik, gazetede yazdık, Bursaspor’un menfaatlerini savunmaya, gerçekleri taraflara söz hakkı vererek ortaya koymaya çalıştık o zamanlarda da…
Bu gelişmeler sonrası birçok tehdit almıştım.
Hatta bir İstanbul deplasmanı yolculuğunda Topçular-Eskihisar feribotunda Recep Günay ve Bursasporlu taraftar ile denk geldik.
Beni arabadan çıkartmadılar, arabayı denize atmaya çalıştılar. Araya sağduyulu birileri girdi de olay büyümeden kapandı.
Biz o zamanlar doğruların peşinde koşarken Recep Günay, tıpkı bugün olduğu gibi Vakıfköy’e basın mensuplarının girişini yasakladı.
Olup bitenler gün yüzüne çıkmasın, kimsenin haberi olmasın isteniyordu çünkü.
19 FUTBOLCU DENENDİ, 8 TRANSFERDEN İKİSİ OYNADI
Biliyorsunuz, kulüplerde futbolcu transferleri kulübü zarara uğratan, bazılarına menfaat sağlayan işlerdir.
Bugün Bursaspor’un transfer yapması mümkün değil ama 1999 yılında Vakfköy’e günde birkaç oyuncu ve menajeri gelir, takipte zorlanırdık.
Hatta Günay, ‘Alman Thomas Haessler’i Bursaspor’a getireceğim’ diye epey açıklama yapmıştı. Hassler’in bundan haberi var mıydı, bilemiyorum.
Baktım arşive, Recep Günay göreve geldikten sonraki bir ay içinde 19 futbolcu gelmiş denenmek için.
Fas, Nijerya, Zaire, Jamaika, Cezayir, Makedon, Bosna Hersek, Bulgaristan, Arnavutluk vatandaşı olan bu futbolculardan sadece Faslı Yusuf Ziyati ile sözleşme yapıldı.
Kemal Batmaz döneminde ayrıca Karabük’ten Serkan ve Tahir, Çaykur Rize’den Fevzi, Erzurumspor’dan Muhammet, Galatasaray’dan Tolunay Kafkas ve Ufuk Talay, Yılmaz Vural’ın Kaiserslautern’den kiraladığı Mısırlı İbrahim Samir Kamuona da kadroya katılmıştı.
Bu 8 transferden sadece Tolunay ve Samir’in forma giymesi de transferdeki kar-zarar tablosunu gösteriyordu.
ZARAR EDİYOR DİYE FOMARA OTOPARKI DEVREDİLDİ, VOLEYBOL TAKIMI KAPATILDI
Recep Günay’ın 6 ay süren ilk Bursaspor başkanlığı dönemindeki icraatlarından hatırladığım Bursaspor’un Fomara’daki otoparkının devredilmesiydi.
Bu otopark ‘zarar ediyor’ gerekçesiyle elden çıkartılmıştı.
Bursaspor erkek voleybol takımı kapatılmıştı.
Günay o zamanlar, ‘Futbol takımı küme düşüyor; bizim ne basketbol, ne voleybol ne de ümit takıma bakma lüksümüz yok’ diyordu.
BURSASPOR’A 6 AYDA 611 ÜYE YAPTI
Recep Günay, 6 ay yönetimde kalmıştı ama 6 ayda 611 yeni üye kaydı yapmıştı Bursaspor’a.
O yıllarda blok oy meselesi gündemdeydi.
Sadece Günay değil daha öncesinde Kani Şen de İbrahim Yazıcı da benzer icraatlara imza atmışlardı.
1998 yılına kadar 2 bin 500 civarında olan Bursaspor Kulübü Derneği üye sayısı, Kani Şen ve Recep Günay’ın başkanlık dönemlerinde (1,5 yılda) 1.100 kişi artmış ve 3,700’e yaklaşmıştı.
GÜNAY BIRAKIRKEN, ACİL ÖDENECEK 4 MİLYON DOLAR VARDI
Recep Günay, 26 Ocak 2000 tarihli olağanüstü genel kurulda başkanlığı Erdoğan Bilenser’e bırakırken, kulübün bir ay içinde acil ödemesi gereken 4 milyon dolara ihtiyaç olduğunu, kulübün dönmesi için de 10 milyon dolarlık bir bütçesin şart olduğunu açıklıyordu.
24 yıl öncesinde hatırladıklarım ve arşivimden çıkanlar böyle.
24 YIL ÖNCE ZOR OLMUŞTU, BAKALIM GÜNÜMÜZDE NASIL OLACAK?
Geçmiş bize bir şeyler anlatıyor, bunları boşuna yazmadım.
1999 yılında Bursaspor ligde başarılı olsaydı, Recep Günay zor bırakırdı.
Takımı lige soktu ancak ilk yarı çok başarısız geçti.
Yukarıda anlattığım ve camiada büyük tepki çeken icraatlar oldu.
Bunların üzerine Erdoğan Bilenser liderliğinde Bursa’nın ünlü iş adamlarının olduğu yönetim listesi oluşturuldu da Recep Günay kongre kararını almak zorunda kaldı.
Günümüze gelirsek, ilk genel kurulda tek aday olması durumunda başkanlığa talip olduğunu açıklayan Ali Ay var.
Görünen o ki, kulübün acil finansman ihtiyacını karşılayacak bütçeyi oluşturmuş Ali Ay.
Mevcut yönetimin bunu sağlaması mümkün gözükmüyor.
O halde çok geç olmadan Bursaspor’a bir şans vermek için önünü açacak yol belli; Recep Günay olağanüstü genel kurul kararı almalı.
24 yıl önce çok zor olmuştu, bakalım bu kez nasıl olacak?
Yazının ilk bölümünü okumak için TIKLAYIN
Yayınlanan makalelerde belirtilen görüşler ve fikirler sadece yazarın/yazarların görüşüdür. Yayınlanan içeriklerle ilgili bütün sorumluluklar yazarlara aittir.
Bu haber ilginizi çekebilir